DAĞCI İLE SOHBETİMİZ 2

Yine siz yine dağlar?

hoş geldiniz

Bu soğukta burada yatmayı düşünmüyorsunuz değil mi?

Buradan daha iyi bir yer söyleyin gidip orada yatayım 🙂

Gece Kurt yada diğer yabani hayvanlar çıkarsa ne yapacaksınız?

Gerizekalı bir dangalağın hatası sonucu öleceğime böyle ölürüm  🙂

Gece soğuk olur donma tehlikesi yaşayabilirsiniz

Farkındayım içimde termal içlikler var,  ayakkabılarımı sıkı bağladım vücudumda açık bir yer kalmadı. Burada en önemli  şey vücut da ki ısıyı korumak, eğer ısıyı koruyamazsanız hipotermi yaşarsınız;  önce ellerin ve ayakların morarmaya ve çatlamaya başlar, sonra kalp atışın hızlanır, sonra  solunum durur en sonunda da elbet bir Fatiha okuyan çıkar 🙂

Eğer termal bir içliğiniz yoksa ve  gece üşürseniz vücudunuzun her yerine gazete kağıtları sarın gazete kağıtları da ısıyı korur.

Daha önce soğuk havalarda kaldığınız oldu mu?

Bir kere  Bursa’da dağda kaybolmuştum daha doğrusu karlı hava birden tipiyi dönüştü dağların tepesinde sert rüzgarlar esmeye başladı, kar gözlüğümü kaybetmiştim ve nereye gittiğimi bilmeden yürümüştüm o gece kar mağarası yapıp karın altında yatmıştım. O geceyi hatırlayınca hala üşüyorum 🙂

Bir keresinde  de -6 derecede 13 dk denizin içinde kalmıştım. Aynı günün gecesinde de hava sıcaklığı -12 ye kadar düşmüştü. -12 dereceye kadar dayanabilmiştim.

Peki bu gece hava sıcaklığı -12’nin üstüne çıkarsa?

Onu o zaman düşünürüm 🙂

Anlaşılan planlı yaşamayı sevmiyorsunuz?

Aslında öyle değil. İşim gereği çok planlı ve disiplinliyimdir. Ama doğaya çıktığımda çoğu zaman nereye gideceğimi  ve nerede kalacağımı  ben bile bilmem. Çantamı sırtıma alırım ilk otobüs nereye giderse ben de oraya giderim  orada da başımın çaresine bir şekilde bakarım zaten. Bir keresinde Aydın’dan Manisa’ya gitmek için yolda otostop çektim bir aile beni  arabasına aldı onların konuşmaları o kadar hoşuma gitti ki (eğe şivesi ile konuşuyorlardı) onlarla Manisa’ya gitmek yerine Zonguldak’a  kadar gitmiştim 🙂

İlginç

Böyle olduğum için de çoğu zaman insanları anlamakta güçlük çekiyorum .

Neden?

Adam 1 hafta tatil yapacak mesela 1 ay önceden plan yapıyor yani 1 ay sonra ne yiyeceğini, saat kaçta yatıp, kaçta kalkacağını düşünüyor. Bu da bana garip geliyor.  Bu kadar plan yapmak hayatın olağan akışına aykırı değil mi?

Peki sizce ne yapmak lazım?

Anı yaşamak lazım 🙂

Yaşlı bir Kızılderili’nin dediği gibi  “insan yaşadıkları yüzünden değil, yaşamadıkları yüzünden yaşlanır”  adam iki kelimeyle hayatın özetini çıkarmış,  severim bu Kızılderilileri çalışkan ve zeki adamlardır.

55000 kişilik bir ilçede herkes evinde ve  tek siz dışarıdasınız bu sizce tuhaf değil mi?

Bende size şöyle sorayım o zaman. Sizce 55000 kişinin aynı anda aynı şeyleri yapması tuhaf değil mi? 55000 insanın aynı anda uyuması, aynı anda uyanması, aynı televizyon programı izlemesi sizce normalse, ben bu halimden memnunum 🙂

Burada böyle tek başınıza sıkılmıyor musunuz, korkmuyor musunuz ya da buralarda kalarak ne öğreniyorsunuz?

Asılda yalnız kaldığımda daha çok keyif alıyorum, en azında dağda 🙂 bakın Ramazan bey insanlar şehirlerde cebinde ki paraya, elinde ki telefona, eşine dostuna vs. her şeye ve herkese güvenir fakat kendine güvenmez.  Milyonlarca insanın içinde ve her türlü imkana sahipken bile yalnızlık çekebiliyoruz,   şehirler aslında insanları yalnızlığa mahkum ediyor. Herkes daha korunaklı güvenlikli sitelerde kalmayı tercih ediyor, kimse kimseye güvenmiyor. Oysa dağlar öyle değil o sana yalnızlığın ne kadar korkunç bir şey olduğunu, burada arkadaşının kendinden daha değerli olduğunu,  gözünü diktiğin ufka kadar onunla beraber yürümeyi ve ona güvenmeyi öğretiyor.. Sen iyi bir öğrenciysen eğer o sana iyi bir öğretmen de olur. Sana yalnızlıkla mücadele etmeyi, korkmamayı, korkularını yenmeyi,  strateji üretmeyi, plan yapmayı, planları uygulamayı, hızlı düşünüp çabuk karar vermeyi öğretir.  Sınırlı imkanlarla sana av yapmayı, yemek yapmayı, barınak yapmayı, ateş yakmayı da öğretir.

Dağlar insana aslında kendini ve kendi sınırlarını, nereler yapıp neler yapamayacağını öğretir. Burada her sesi duyarsın ve her şeyi görürsün buda sizin daha dikkatli biri olmanızı sağlar. Bunlar zor fakat güzel şeylerdir insan tek başına bir şeyler yapınca kendine olan güveni gelir.

Ailenizde sizin yaptıklarınızı yapan birileri var mı bu sizde ki merak nereden geliyor  acaba?

Biz 6000 yıllık kökü olan bir aileyizdir Nuh (as.) ın oğlu Yafez’den geliriz ( türk soyu  onunla başlar) Tanrı dağının çocukları 6000 yıldır avcılık yapıyor, havyancılık yapıyor, üretim yapıyor, ekiyor, biçiyor bunda garipsenecek bir şey yok  zaten dünyaya bu özelliklerimiz sayesinde kafa tuttuk. Bugün başımıza ne geliyorsa bu özelliklerimizi kaybettiğimiz için geliyor.  Aslında bende üretmeden sadece tüketen, dünyadan bir haber yaşayan, günde 24 saat insan aklıyla alay eden salak saçma tv programlarını izleyen neslin nereden geldiğini ve nereye gideceğini merak ediyorum.

Atasının izinde yürümeyen itin izinde yürür derler. Aslında benim amacım geçmişimizle kopmuş olan bağı yeniden onarmak, iyinin ve doğru olanın ne olduğunu, insanlara sadece parayla mutlu olunamayacağını elimden geldiği kadarıyla öğretmek.

Nasıl yani?

Her insanın cebinde 50 lirası vardır, kimi insan bu parayı 1 günde harcar, kimisi 1 saat de harcar, ben o parayla 1 hafta aslanlar gibi tatil yaparım hem de 2-3  farklı ilde,  kendi sınırlarımı zorlarım daha önce de yaptım zaten

3 sene hiç param yokken tatile çıktım hem de Eğe’nin ve Akdeniz’in tamamını gezdim 2 hafta sonra da eve 3000 tl ye yakın parayla gelirdim

Şaka yapmıyorsunuz değil mi?

Gerçek söylüyorum bunu.

Nasıl yapıyordunuz bunu?

Zor durumda kalırsanız sizde yapabilirsiniz,  tabi yüzme biliyorsanız.

Nasıl oluyor bu iş anlatır mısınız?

İnsanlar yazın denize girer ve orada yüzerken yüzüklerini, küpelerini falan düşürürler denizin içine sonra da bulamazlar ben de zaten sahil de yattığım için saban 5 de kalkardım denize girerdim hem balık tutardım hem yüzük arardım.  Tabi bunları yapmak kolay değil 7-8 saat suyun içinde kaldığımı da bilirim. Aslında benim boyum 2 metre falandı suda kala kala 1.80 cm e kadar çektik biraz 🙂 🙂 🙂

Çok zekice

🙂 bunun adına mücadele derler.  Zorluklar karşısında mücadele etmeden hayata küsülmez.  İnsanların ekonomik durumlarını  biliyorum, ne şartlar altında yaşamak zorunda olduklarını  iyi biliyorum. Beni tanımayanlar  benim hiç sıkıntı yaşamadığımı düşünür fakat yanılırlar .  Türkün mayası acı ile yoğrulmuş derler,  gemi yüzü görmemiş liman gibi hüzünlüdür çoğumuz.  Aslında tanırız birbirimizi, acının semtine uğramışlığı vardır hepimizin,  15 yaşında arkadaşlarım babaların desteği olmadan affedersiniz tuvalete bile gidemezken ben ağır sanayide günde 3 farklı işe  gidiyordum günde 4 saatlik uykuyla 3 sene ayakta durdum. Para nasıl kazanılır bilirim.

Havalar ısınınca tekrar sahillere gidersiniz herhalde

Pek sanmıyorum, denizden sıkıldım artık ama bir hayalim var bir gün onun için mutlaka gideceğim. Bir KANO alıp kuzey eğeden başlayıp Akdeniz’e kadar gitmek istiyorum kaç gün sürer bilmiyorum ama eğlenceli olacağından eminim.

Sizinle daha önce yaptığımız röportaj çok konuşuldu sizi eleştirenler olduğu kadar takdir edenler oldu?

Mükemmel bir insan değilim mükemmel olmak zorunda da değilim.  İnsanların beni eleştirmesine alışığım, kimse beni eleştirmesin diye yaşamıyorum zaten. Benden daha zeki ve kabiliyetli bir insanın beni eleştirmesine her zaman saygı duyarım.  Takdir edenlerde teveccüh etmişler sağ olsunlar. Aslında ben  takdir edilmesi gereken bir şey de yapmıyorum  sadece diğer insanlardan farklı düşünüp farklı yaşadığım için böyleyim. Takdir edilmesi gereken bu dağların asıl sahipleri çobanlar, tarlalarda elleri nasır tutan çiftçiler,  sanayilerde yüzü gözü boya olan işçiler, evine helal para götürmeye çalışan insanlardır. Hepsine saygım sonsuzdur.

Sizin söylediklerinizin tamamı  mücadele etmeye ve çalışmaya yönelik neden?

Tabi çalışmaya yönelik olacak çalışmayana ekmek verirler mi ?Bakın Ramazan bey kurtlar aç kaldığı zaman birbirlerinin gözünün içine bakarlar sonra içlerinde ki en zayıf olanı yerler buna kurtlar sofrası derler. insanoğlu dünyayı hor kullandı, kaynaklar tükenmeye başladı, tabiatın dengesi bozuldu, buzullar erimeye başladı, temiz su ihtiyacı artıyor,  artık ülkeler ve insanlar  kurtlar misali herkes birinin gözünün içine bakmaya başladı artık güçsüz olan zafiyet  ve acziyet gösterenler  bedelini ağır ödeyecek.  Orta doğuya bakın  kan dökülmedik kaç metre kare  toprak kaldı yada Afrika’da sömürülmedik bir toprak parçası var mı acaba?

Bunları görüp de çalışmamak olur mu?

Söyledikleriniz karşısına etkilenmemek mümkün değil.

Özüm de sözüm de bir Allah’a şükür. Samimi bir insanımdır, yaşamadığımı, görmediğimi anlatmadım kimseye ondandır belki.

Siz iyi bir dağcısınız  insanlara güven veriyorsunuz

Eyvallah.

Spor yapmak dışında başka aktiviteleriniz var mı?

Dağlarda sadece yılan, kurbağa, kaplumbağa yemem 🙂  aslında romantik  de biriyimdir 🙂 Yıldızların altında, ateşin başında denize yakamoz düşerken çok şiir okumuş, yazmışlığım da  vardır 🙂 benim gibi bir adamdan beklemezsin bekli ama bir ara keman ve klarnet dersleri de almıştım 🙂

🙂 🙂 🙂

Geç oldu, hava da soğumaya başladı siz gidin isterseniz

Kendinize iyi bakın demeyeceğim zaten ondan şüphem yok

🙂

DAĞCI İLE SOHBETİMİZ 1’i okumak için lütfen aşağıdaki linki tıklayınız.

BİR DAĞCI İLE SOHBETİMİZ